
“Bir tohumun büyümesi için sabır, bilgi ve sevgi gerekir. Aynı şey bir kültür için de geçerlidir.”
Engin Akın
Ula Sarımsak Derneği’nin kurucusu ve başkanı


Yemek Sofrasından Dünyaya Açılan Bir Kadın
Kültürel etkileşimlerin sofralara yansımasını büyüleyici bulan, yemeğin kültürleri birbirine yaklaştıran, hatta zaman zaman aralarındaki sınırları bulanıklaştıran bir araç olduğuna inanan Engin Akın, Türk mutfağının yalnızca damak tadı açısından değil, aynı zamanda tarihsel ve kültürel bir değer olarak dünyaya tanıtılması gerektiğini savunmaktadır.
Ulalı bir ailenin çocuğu olarak büyüyen Engin Akın, çocukluğundan itibaren Anadolu’nun her yöresinde tattığı yemeklerle, paylaştığı sofralarla ve tanıştığı insanlarla Türkiye’nin zengin mutfak kültürünü derinden gözlemlemiştir. Gerek ailesiyle kurduğu sofralarda gerekse misafirleri için hazırladığı masalarda hep çocukluğunun ve gençliğinin tatlarını yeniden yaşatmış; bu birikimi, Ula kültürünün köklü değerleriyle harmanlamıştır.
Ula’nın kendine has konuşma dilinden yemek ritüellerine kadar uzanan yerel kültürünü yaşatmayı ilke edinen Akın, yalnızca memleketinin değil, Türkiye’nin özgün gastronomi mirasının savunucusu ve temsilcisi olarak çalışmalar yürütmektedir.
Gazeteci, Yazar, Eğitmen ve Kültürel Elçi
Engin Akın uzun yıllar boyunca Vatan, Yeni Yüzyıl, Yeni Binyıl gazetelerinde gastronomi üzerine köşe yazıları yazmış; Açık Radyo’da “Tat Muhabbetleri” adlı programı hazırlayıp sunmuştur. 1998 yılında TRT 1’deki “Günden Güne” programının yemek bölümünü hazırlayarak İstanbul’un önde gelen şef ve gurmelerini ağırlamıştır.
1999’da TRT 1 “Öğleden Önce” programında Tat Sohbetleri köşesini sunmuş, 2002’de TRT 2 “Kent Yaşam” adlı sanat ve kültür programında yemekle ilgili bölümler hazırlamıştır. Yıllar içinde ulusal ve uluslararası platformlarda Türk mutfağını temsil eden Akın, ABD’nin saygın gastronomi yayın organlarından “Food and Wine” dergisinde röportajları ve Türk yemek tarifleriyle yer almıştır.
The Culinary Institute of America’nın 2003 yılında düzenlediği konferansta Türk mutfağı üzerine konuşmacı olarak davet edilmiş, 2004’te onun hazırladığı sıcak bulgur salatasını “Dünyanın En Sağlıklı 10 Yemeği” arasında göstermiştir.2007 yılında Saveur dergisi tarafından “Yılın En İyi 7 Yemek Eğitmeninden Biri” seçilmiş; Bon Appétit dergisi çeşitli sayılarında onun tariflerine geniş yer ayırmıştır.
Mutfak Kültürünü Geleceğe Taşımak
Engin Akın, gazete yazıları, radyo programları ve kitaplarıyla Türk mutfağını uluslararası platforma taşımış, farklı kültürlerin gastronomisini yakından tanıtarak kültürel etkileşimin gücünü göstermiştir. Yazarın kitapları bu deneyimlerin bir yansımasıdır.
2002’de Yunanlı yemek yazarı Mirsini Lambraki ile birlikte kaleme aldığı “Aynı Sofrada İki Ülke: Türk-Yunan Mutfağı”, iki ülkenin ortak lezzetlerini buluşturmuş ve “En İyi Akdeniz Mutfağı Kitabı” ödülünü kazanmıştır. Kitap, gastronominin barışa katkı sunan bir alan olabileceğini gösteren öncü bir çalışmadır.
2005 yılında Türkiye İş Bankası tarafından yayımlanan “Çadırdan Saraya Osmanlı Türk Mutfağı” ise, Türklerin tarih boyunca temas ettikleri toplulukların lezzetlerini kendi mutfaklarına nasıl taşıdıklarını anlatan kapsamlı bir eserdir. Bu kitap, Amerikalı fizikçi, tarihçi, öğretmen ve yazar John Freely tarafından “Türkiye hakkında okuduğum en iyi kitaplardan biri” olarak tanımlanmıştır.
Yazarın 2007’de okuyucusuyla buluşan “Lezzetiye” Fransa’dan Hindistan’a, Yunanistan’dan Fas’a kadar uzanan bir kültür ve lezzet yolculuğuna çıkararak farklı mutfakların derinliklerini Türk damak zevkiyle buluşturur.
Akın’ın 2021’de yayımlanan ve Vatan Gazetesi’nde yazdığı yazılardan yaptığı derlemelerden oluşan son kitabı “Tadımlık Yazılar”, Türk mutfağının lezzetlerini aktarırken, yabancı mutfaklara dair gözlemlerini incelikli bir dille paylaşır.“Yemek sadece karın doyurmak değil, bir kültürün belleğini korumaktır.” Engin Akın’ın her daim savunduğu mottosudur.
Ula Sarımsak Derneği ve Sosyal Gastronomi Yaklaşımı
Engin Akın, Ula Sarımsak Derneği’nin kurucusu ve başkanı olarak çalışmalarını sürdürmektedir.
Dernek, Muğla’nın coğrafi işaretli ürünü olan Ula Sarımsağı’nı yeniden üretim ve tanıtım alanında canlandırmayı, yerel kalkınmaya katkı sunmayı ve gıdanın sosyal değişim için bir araç olabileceğini göstermeyi hedeflemektedir. Akın, bu girişimle yalnızca bir ürünün değil, bir kültürün sürdürülebilirliğini savunmakta; toprağın bereketiyle sofranın birleştirici gücünü bir araya getirmektedir.
Akın’ın çalışmaları, Türk mutfağının yabancı mutfaklara özenme eğilimi nedeniyle hak ettiği değeri kaybetmeye başladığı bir dönemde, Türkiye’nin yemek kültürünü yeniden canlandıran ve parlatan bir etki yaratmıştır. Yazıları ve çalışmalarıyla, öz değerimiz olan Türk mutfağını savunan ve tanıtan bir isim olarak ün kazanmıştır. Engin Akın, Türk mutfağının öz değerlerini koruyan, yaşatan ve dünyaya tanıtan öncü bir kültür elçisidir.
“Bir tohumun büyümesi için sabır, bilgi ve sevgi gerekir. Aynı şey bir kültür için de geçerlidir.”
